Tezdeyim Baştayım Depresyonda(mı)yım

İstanbul'dan döndükten sonraki bir aylık sürede ortaya koyduğum yoğun çalışma temposu sayesinde şu an tezde planladığımızdan daha önde gidiyorum. Bu güzel bir şey elbette. Ne kadar önde olursam beklenmedik aksiliklere karşı o kadar zaman kazanmış olurum. Ne var ki tezin ikinci bölümünü (ilk bölümü yazmadan ikinciyi yazdım) teslim ettikten sonra toparlanmakta güçlük çektim. Üç hafta kadar oluyor, verimsiz çalıştığımı hissediyorum. Yöntem bölümünü yazmayı planladığım için şu sıralar, kafamda oluşan modeli kağıda dökmekte zorluk çekiyorum. Daha da fenası bu modeli kağıda aktarmadan önce yöntemin genel hatlarına dair bir şeyler karalamam gerekiyor ki işin en zor yanlarından biri bu benim için. En zoru ise muhakkak ki modelimi rasyonalize etmem. Daha önce kullanılan bir modeli kendi çalışmama birkaç değişiklikle uyarlamam gerekiyor. O nedenle hem modelin (aslının) neden bu çalışmaya uygun olduğunu anlatmam hem de yaptığım değişiklikleri akademik nedenlere dayandırmam gerekiyor. (Bu değişiklikleri keyfi sebeplerle yapmadım elbette ama sebepleri detaylı bir şekilde aktarmayı becerebilecek miyim emin değilim.) Üstelik bu gerekçeleri önce danışmanıma sonra da jüriye girecek olan diğer hocalara kabul ettirmem gerekiyor. Tüm bunların baskısına artık buradan sıkılmış olmam ve her zamanki tatminsizliğim eklenince ilerleme kaydetmekte çok zorlanıyorum. Yine de önüme koyduğum hedefi gerçekleştirebilir ve gelecek hafta sonuna kadar bu bölümü yazıp bitirebilir ve bir de önceki bölümde benden istenen düzeltme ve değişiklikleri yerine getirebilirsem İstanbul'a giderken kafamı rahatlatmış olurum. Böylece iki İstanbul seyahati arasına iki bölüm -ki benim için en zor olan iki bölüm- sıkıştırmış olurum. İstanbul'da da tam anlamıyla iki günlük bir tatil yapmış olurum. Güzel olmaz mı?
0 Responses