Aç Karnına Çikolata

Hayırlısıyla ödevimizi yazmaya başladık. Gerçi henüz yarım sayfa bile olmadı ama olsun. Başlamak bitirmenin yarısıdır düsturuyla yola çıkarsak ödeve başlamak için okumaya başladığımda ödevin yarısını bitirdiğimi, okumaları yaptığım için kalan yarının yarısının da bittiğini, şimdi yazmaya başladığım için geriye kalan çeyreğin de yarısının bittiğini düşünürsek ödevin sadece sekizde biri kalmış demektir ki başladığımdan bu güne geçen beş günlük sürede yedide birini bitirdiğime göre kalan kısmı bir günde bitirmem işten bile değil. Nah değil! Kendimi kandırmayı bırakırsam ödevin üç gün içinde biteceğini tahmin ediyorum. Bu arada TQM ödevini de halletmem gerekecek elbette ama onun için üç dört saat yeterli olacaktır. Bir saat kadar da slaytlar için versem beş saat. Umarım araya HRM ödevi de girmez çünkü onu bir güne anca hallederim. Her neyse, kafa şişirmenin alemi yok. Bitince sevinç nidaları eşliğinde buraya yazarım nasılsa.

Efendim henüz kahvaltısını yapmamış aç bir birey olarak yazıyorum bu satırları. Aç olduğum için kafam fazla çalışmadı ve ödevi yazma işini bıraktım. Ha neden ödevi bıraktım da buraya yazıyorum, inanın bilmiyorum. Birazdan kalkıp bulaşıkları yıkar sonra kahvaltı hazırlarım. Kıçını devirmiş yatan oda arkadaşımı da uyandırabilirsem değmeyin keyfime. Maksat puştluk değil elbette, hem o kahvaltı yapsın da doysun hem de ben yalnız başıma kahvaltı yapmaktan kurtulayım. Fena mı yani?

"Özgürlük caddesinde bir tramvay olsaydım
Asılsaydı çocuklar iki yanımdan."

Uyuyan güzelin alarmı çalıyor. Ne neşeli bir bir müziktir bu ya. İnsanın içini açıyor sabah sabah. Tabi her sabah duyunca sinir bozucu olabiliyor ama olsun. Güzel müzik. Alarm seçimi için kutluyorum kendisini. Bir de uyansa... Hayır, tam süper falan olmayacak. Benim gibi birinin kullanamayacağı kadar sıradan bir ifade bu. Avamdan olamam, imkanı yok. Yahu zorlamayın, kullanmam diyorum. Elitistim, ne var? Bak hala...

Anlaşıldı, bu böyle olmayacak. Karnım guruldamaya başladı. İyisi mi ben ağır ağır kalkayım da bulaşıklarla cebelleşmeye başlayayım.

Kahvaltıya beklerim kuzucuklar. En azından bi çayımı içersiniz.

Fazla bekletmeyin darılırım.
2 Responses
  1. Adsız Says:

    hemen geliyorum çay içmeye :))
    ama çok koyu olmasın lütfen çayım :))
    bi de fincan da olsa TAM SÜPER olacak :P


  2. çer çöp Says:

    fincan olmaz mı hiç, öğrenci yurdu burası. bizde çay kupayla içilir. yalnız çayın bir eksik yanı, sallama. demleyemiyoruz. aslında demlik alabilirdik ama dönem başından beri ha bugün ha yarın derken kaldı işte. :)